Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş (TUSAŞ) bünyesinde, Türksat A.Ş. ile Savunma Sanayi Müsteşarlığının katkılarıyla kurulan Türkiyenin ilk Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezi (USET), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıldı.
Merkezin açılış törenine Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Abdullah Atay, Savunma Sanayi Müsteşarı İsmail Demir, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkan Vekili Mehmet Çelik, TAI Genel Müdürü Muharrem Dörtkaşlı, Türksat Genel Müdürü Prof. Dr. Ensar Gül, bazı milletvekilleri, bürokratlar ve büyükelçiler de katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılış töreninde yaptığı konuşmada, USET ile Türkiye'nin uzay çalışmaları konusunda iddia sahibi ülkeler arasına girdiğini belirtti.
TUSAŞın 1984te sadece F-16ların fason üretimi için kurulduğunu hatırlatan Erdoğan, 2005te bu kuruluşun yapısının ve yönetiminin millileştirilerek yeni bir dönemin başlatıldığını belirtti.
Erdoğan, TUSAŞın havacılık alanında Dünyanın en önemli kuruluşlarından biri hâline geldiğine, devler ligi denilen Dünyanın en büyük 100 savunma sanayi şirketi listesine girdiğine işaret ederek şu şekilde konuştu:
Hedefimiz bu listeye en az yirmi şirketle girmek olmalıdır. Şu anda Dünyanın en büyük 250 müteahhitlik firması listesinde 42 şirketle yer alıyoruz. Aynı başarıyı savunma sanayi alanında da göstereceğimize inanıyorum. TUSAŞ bu listeye ilk giren Türk şirketi olarak öncülük görevini yerine getirmiş bulunuyor. Şimdi sıra diğer firmalarımızda
Sadece OSTİMe aktarılan iş hacmi 12 yılda 10 kat arttı
HÜRKUŞ uçağının Avrupada sertifika alma aşamasına geldiğini, ANKA insansız hava aracının sürekli geliştirilerek hedeflenen düzeye yaklaştığını, Göktürk-2 uydusunun 2012de uzaya fırlatıldığını ve başarıyla hizmet vermeyi sürdürdüğünü aktaran Erdoğan, TUSAŞın sivil havacılık sektörünün dev firmalarıyla işbirliği içinde çalışmalarını ve büyümesini yürüttüğünü söyledi.
TUSAŞın bağlantılı sektörler ve yan sanayide de büyümeye yol açtığının altını çizen Erdoğan, sadece OSTİMe aktarılan iş hacminin 12 yılda 10 kat arttığını ifade etti.
2023 yılında TUSAŞı her bakımdan çok daha ileride, çok daha büyük projelerin içinde görmek istiyoruz diyen Erdoğan, milli savaş uçağıyla ilgili kararın da Savunma Sanayii İcra Komitesinden çıktığını hatırlatarak konuşmasına şu şekilde devam etti:
Bu uçağı 2023 yılında semalarımızda, 2030 yılında da hava kuvvetlerimizin envanterinde görmeyi arzu ediyoruz. Aslında bunu öne çekmenin gayreti içinde de olmamız lazım. Ne kadar öne çekebilirsek o kadar isabetli olacak. Aynı şekilde özgün tasarımı ve üretimiyle hem sivil hem askeri amaçla kullanacağımız helikopterimizi, milli haberleşme ve gözlem uydularımızı, yeni nesil ANKAları sabırsızlıkla bekliyoruz.
Bu tesis bizim için gerçek anlamda uzaya ilk adım niteliği taşıyor
Erdoğan, Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezinin gözlem ve haberleşme uydularının üretimine yönelik stratejik bir altyapı olduğunun altını çizdi. Bu tür tesislerin uzay çalışmaları konusunda söz sahibi az sayıda ülkede bulunduğuna işaret eden Erdoğan, Türkiyenin TUSAŞ vasıtası ile bu tesise sahip olarak uzay çalışmaları konusunda iddia sahibi ülkeler arasına girdiğini artık ifade edebiliriz dedi.
Merkez hakkında bilgi veren, yakın zamanda Göktürk-3 uydusu ve diğer uydularla ilgili çalışmaların da başlayacağını kaydeden Erdoğan Bu tesis bizim için gerçek anlamda uzaya ilk adım niteliği taşıyor. Artık biz bize yetmek zorundayız. Biz bize yetemediğimiz durumda, bağımsız bir Türkiyeden bahsedemeyiz. Bunun adımlarını atmak durumundayız dedi.
Eskiden beyin göçünden endişe edildiğini, artık bu göçün kendi özüne dönüşe başladığının altını çizen Erdoğan, Türkiyenin 2002 yılında, savunma sanayi ihtiyaçlarında yüzde 80 oranında dışa bağımlı olduğunu, bugün bu oranın yüzde 45e düştüğünü bildirdi.
Uluslararası şirketlerle ortak projelerin olacağını, artık, Dünyanın bu anlamda küçüldüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiyenin Dünyada marka olan birçok uçağın yedek parçalarını ürettiğini kaydetti.
Yakından takip ve teşvik etmeyi sürdüreceğim
Savunma sanayiinde Türkiyenin geldiği noktaya dikkati çeken Erdoğan şunları söyledi:
Başta Boeing olmak üzere müşterek çalışmalarımız var. Ama Türkiye, gerektiğinde ve ihtiyaç duyduğunda tüm önemli savunma sanayi ürünlerini üretebilir konuma inşallah 2023 yılında ulaşacaktır. Bunun için savunma sanayiine verdiğimiz desteği sürekli artırarak devam ettirmeliyiz. Bu alandaki çalışmaları, gelişmeleri yakından takip ve teşvik etmeyi sürdüreceğim.
Geçen günlerde İstanbulda yapılan Uluslararası Savunma Sanayi Fuarındaki hareketliliği, canlılığı herkesin yaşayıp gördüğünü belirten Erdoğan, TUSAŞın ve diğer tüm savunma sanayi kuruluşlarının çalışmalarını bu anlayış ve bilinçle yürüttüklerine inandığını kaydetti.
Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkeznin hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, sözlerini Çalışan ve çalışacak olan tüm mühendis ve teknisyenlere başarılar diliyorum ve kendilerine inanıyorum. Siz de kendinize inanın. diyerek bitirdi.
Bakanı Bilgin: [Türksat 6A] 2019da tamamlandığında Türkiye, Dünyada kendi haberleşme uydusunu yapabilen 10 ülke arasına girecek
Açılış töreninde bir konuşma yapan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, Türksat 6A uydusu 2019da tamamlandığında, Türkiyenin, Dünyada kendi haberleşme uydusunu yapabilen 10 ülke arasına gireceğini belirtti.
Havacılık ve uzay sektöründe büyük hedeflerin olduğunu dile getiren Bilgin, şu şekilde konuştu:
Milli bölgesel yolcu uçağımızı, milli haberleşme uydularımızı, gözlem uydularımızı ve uydu fırlatma sistemlerini, Savunma Sanayi Müsteşarlığı başta olmak üzere, ülkemizdeki üniversiteler, sanayi kuruluşları ve tüm ilgili taraflarla iş birliği içinde kendi mühendislerimizle kendi ülkemizde yapmayı hedefliyoruz. Bu merkez de bunun en önemli adımlarından birisi.
Bilgin, uzay alanındaki tüm faaliyetleri koordine edecek Türkiye Uzay Ajansının kuruluş çalışmalarında da son aşamaya gelindiğini belirterek, uydu ve uzay teknolojilerinde yetişmiş insan gücü konusundaki eksikliğin tespit edilip, bu konularda insan kaynağı oluşturmaya yönelik çok önemli adımlar atıldığını ifade etti.
Türksat tarafından fırlatılan uyduların üretimi sırasında Türk mühendislerinin, Fransa ve Japonyada uydu tasarım ve üretim faaliyetlerine katılıp, önemli bilgi ve deneyim kazandıklarını anlatan Bilgin, diğer kurumların da kapasitelerinin de çok ileri seviyeye geldiğini vurguladı.
Bakan Bilgin, ilk milli haberleşe uydusu Türksat 6Anın yapımının, TÜBİTAK, ASELSAN ve TAI gibi kurumlarla bu test merkezinde gerçekleştirileceğini belirterek, Bu, 2019da tamamlandığında Türkiye, kendi haberleşme uydusunu yapabilen Dünyadaki 10 ülke arasına girecek diye konuştu.
Bakan Yılmaz: Ülkemiz bugün, dünden daha çok yeteneğe sahip ve dünden daha güçlüdür
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da yaptığı açılış konuşmasında bugün bir ilkin gerçekleştiğini, yeni Türkiyeye yakışan bir eserin ülkeye kazandırıldığını söyledi.
Daha önce Türkiyenin yaptığı Göktürk-2 uydusunun, uzayın zorlu koşullarına uyum gösterip göstermeyeceğinin test edilmesi için Fransaya gönderildiğini hatırlatan Yılmaz, O zaman böyle bir tesisimiz yoktu, böyle bir yeteneğe de sahip değildik. Bugünden sonra kendi yaptığımız uyduları test için yurtdışına göndermek zorunda kalmayacağız dedi.
Savunma Sanayi Müsteşarlığı ve Türksat tarafından yatırım maliyeti karşılanan, işletmesi TUSAŞ tarafından yapılacak Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezinin, milli uzay sanayi için önemli bir dönüm noktası olduğuna dikkati çeken Yılmaz, açılışı yapılacak tesiste, fırlatma öncesi Göktürk-1 uydusu testlerinin gerçekleştirileceğini ifade etti.
Hava Kuvvetleri Komutanlığının envanterine girecek Göktürk-1in, Türkiyenin ilk metre altı çözünürlüğe sahip keşif ve gözetleme uydusu olacağını söyleyen Bakan Yılmaz, Ülkemiz bugün, dünden daha çok yeteneğe sahip ve dünden daha güçlüdür ifadesini kullandı.
Yılmaz, bu eserin Türkiyeye kazandırılmasında, başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere, emeği geçenlere teşekkür ederek, tesisin Türkiyeye hayırlı olmasını diledi.
Konuşmaların ardından merkezin açılışı gerçekleştirildi. Özel önlük giyip, bone ve galoş takan Erdoğan, Bakanlar Yılmaz ve Bilgin ile beraberlerindeki heyet merkezi gezdi. Merkezde incelemelerde bulunan Erdoğan, ilgililerden bilgi aldı.
Merkezin açılış törenine Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulusi Akar, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Abdullah Atay, Savunma Sanayi Müsteşarı İsmail Demir, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkan Vekili Mehmet Çelik, TAI Genel Müdürü Muharrem Dörtkaşlı, Türksat Genel Müdürü Prof. Dr. Ensar Gül, bazı milletvekilleri, bürokratlar ve büyükelçiler de katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılış töreninde yaptığı konuşmada, USET ile Türkiye'nin uzay çalışmaları konusunda iddia sahibi ülkeler arasına girdiğini belirtti.
TUSAŞın 1984te sadece F-16ların fason üretimi için kurulduğunu hatırlatan Erdoğan, 2005te bu kuruluşun yapısının ve yönetiminin millileştirilerek yeni bir dönemin başlatıldığını belirtti.
Erdoğan, TUSAŞın havacılık alanında Dünyanın en önemli kuruluşlarından biri hâline geldiğine, devler ligi denilen Dünyanın en büyük 100 savunma sanayi şirketi listesine girdiğine işaret ederek şu şekilde konuştu:
Hedefimiz bu listeye en az yirmi şirketle girmek olmalıdır. Şu anda Dünyanın en büyük 250 müteahhitlik firması listesinde 42 şirketle yer alıyoruz. Aynı başarıyı savunma sanayi alanında da göstereceğimize inanıyorum. TUSAŞ bu listeye ilk giren Türk şirketi olarak öncülük görevini yerine getirmiş bulunuyor. Şimdi sıra diğer firmalarımızda
Sadece OSTİMe aktarılan iş hacmi 12 yılda 10 kat arttı
HÜRKUŞ uçağının Avrupada sertifika alma aşamasına geldiğini, ANKA insansız hava aracının sürekli geliştirilerek hedeflenen düzeye yaklaştığını, Göktürk-2 uydusunun 2012de uzaya fırlatıldığını ve başarıyla hizmet vermeyi sürdürdüğünü aktaran Erdoğan, TUSAŞın sivil havacılık sektörünün dev firmalarıyla işbirliği içinde çalışmalarını ve büyümesini yürüttüğünü söyledi.
TUSAŞın bağlantılı sektörler ve yan sanayide de büyümeye yol açtığının altını çizen Erdoğan, sadece OSTİMe aktarılan iş hacminin 12 yılda 10 kat arttığını ifade etti.
2023 yılında TUSAŞı her bakımdan çok daha ileride, çok daha büyük projelerin içinde görmek istiyoruz diyen Erdoğan, milli savaş uçağıyla ilgili kararın da Savunma Sanayii İcra Komitesinden çıktığını hatırlatarak konuşmasına şu şekilde devam etti:
Bu uçağı 2023 yılında semalarımızda, 2030 yılında da hava kuvvetlerimizin envanterinde görmeyi arzu ediyoruz. Aslında bunu öne çekmenin gayreti içinde de olmamız lazım. Ne kadar öne çekebilirsek o kadar isabetli olacak. Aynı şekilde özgün tasarımı ve üretimiyle hem sivil hem askeri amaçla kullanacağımız helikopterimizi, milli haberleşme ve gözlem uydularımızı, yeni nesil ANKAları sabırsızlıkla bekliyoruz.
Bu tesis bizim için gerçek anlamda uzaya ilk adım niteliği taşıyor
Erdoğan, Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezinin gözlem ve haberleşme uydularının üretimine yönelik stratejik bir altyapı olduğunun altını çizdi. Bu tür tesislerin uzay çalışmaları konusunda söz sahibi az sayıda ülkede bulunduğuna işaret eden Erdoğan, Türkiyenin TUSAŞ vasıtası ile bu tesise sahip olarak uzay çalışmaları konusunda iddia sahibi ülkeler arasına girdiğini artık ifade edebiliriz dedi.
Merkez hakkında bilgi veren, yakın zamanda Göktürk-3 uydusu ve diğer uydularla ilgili çalışmaların da başlayacağını kaydeden Erdoğan Bu tesis bizim için gerçek anlamda uzaya ilk adım niteliği taşıyor. Artık biz bize yetmek zorundayız. Biz bize yetemediğimiz durumda, bağımsız bir Türkiyeden bahsedemeyiz. Bunun adımlarını atmak durumundayız dedi.
Eskiden beyin göçünden endişe edildiğini, artık bu göçün kendi özüne dönüşe başladığının altını çizen Erdoğan, Türkiyenin 2002 yılında, savunma sanayi ihtiyaçlarında yüzde 80 oranında dışa bağımlı olduğunu, bugün bu oranın yüzde 45e düştüğünü bildirdi.
Uluslararası şirketlerle ortak projelerin olacağını, artık, Dünyanın bu anlamda küçüldüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiyenin Dünyada marka olan birçok uçağın yedek parçalarını ürettiğini kaydetti.
Yakından takip ve teşvik etmeyi sürdüreceğim
Savunma sanayiinde Türkiyenin geldiği noktaya dikkati çeken Erdoğan şunları söyledi:
Başta Boeing olmak üzere müşterek çalışmalarımız var. Ama Türkiye, gerektiğinde ve ihtiyaç duyduğunda tüm önemli savunma sanayi ürünlerini üretebilir konuma inşallah 2023 yılında ulaşacaktır. Bunun için savunma sanayiine verdiğimiz desteği sürekli artırarak devam ettirmeliyiz. Bu alandaki çalışmaları, gelişmeleri yakından takip ve teşvik etmeyi sürdüreceğim.
Geçen günlerde İstanbulda yapılan Uluslararası Savunma Sanayi Fuarındaki hareketliliği, canlılığı herkesin yaşayıp gördüğünü belirten Erdoğan, TUSAŞın ve diğer tüm savunma sanayi kuruluşlarının çalışmalarını bu anlayış ve bilinçle yürüttüklerine inandığını kaydetti.
Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkeznin hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, sözlerini Çalışan ve çalışacak olan tüm mühendis ve teknisyenlere başarılar diliyorum ve kendilerine inanıyorum. Siz de kendinize inanın. diyerek bitirdi.
Bakanı Bilgin: [Türksat 6A] 2019da tamamlandığında Türkiye, Dünyada kendi haberleşme uydusunu yapabilen 10 ülke arasına girecek
Açılış töreninde bir konuşma yapan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, Türksat 6A uydusu 2019da tamamlandığında, Türkiyenin, Dünyada kendi haberleşme uydusunu yapabilen 10 ülke arasına gireceğini belirtti.
Havacılık ve uzay sektöründe büyük hedeflerin olduğunu dile getiren Bilgin, şu şekilde konuştu:
Milli bölgesel yolcu uçağımızı, milli haberleşme uydularımızı, gözlem uydularımızı ve uydu fırlatma sistemlerini, Savunma Sanayi Müsteşarlığı başta olmak üzere, ülkemizdeki üniversiteler, sanayi kuruluşları ve tüm ilgili taraflarla iş birliği içinde kendi mühendislerimizle kendi ülkemizde yapmayı hedefliyoruz. Bu merkez de bunun en önemli adımlarından birisi.
Bilgin, uzay alanındaki tüm faaliyetleri koordine edecek Türkiye Uzay Ajansının kuruluş çalışmalarında da son aşamaya gelindiğini belirterek, uydu ve uzay teknolojilerinde yetişmiş insan gücü konusundaki eksikliğin tespit edilip, bu konularda insan kaynağı oluşturmaya yönelik çok önemli adımlar atıldığını ifade etti.
Türksat tarafından fırlatılan uyduların üretimi sırasında Türk mühendislerinin, Fransa ve Japonyada uydu tasarım ve üretim faaliyetlerine katılıp, önemli bilgi ve deneyim kazandıklarını anlatan Bilgin, diğer kurumların da kapasitelerinin de çok ileri seviyeye geldiğini vurguladı.
Bakan Bilgin, ilk milli haberleşe uydusu Türksat 6Anın yapımının, TÜBİTAK, ASELSAN ve TAI gibi kurumlarla bu test merkezinde gerçekleştirileceğini belirterek, Bu, 2019da tamamlandığında Türkiye, kendi haberleşme uydusunu yapabilen Dünyadaki 10 ülke arasına girecek diye konuştu.
Bakan Yılmaz: Ülkemiz bugün, dünden daha çok yeteneğe sahip ve dünden daha güçlüdür
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da yaptığı açılış konuşmasında bugün bir ilkin gerçekleştiğini, yeni Türkiyeye yakışan bir eserin ülkeye kazandırıldığını söyledi.
Daha önce Türkiyenin yaptığı Göktürk-2 uydusunun, uzayın zorlu koşullarına uyum gösterip göstermeyeceğinin test edilmesi için Fransaya gönderildiğini hatırlatan Yılmaz, O zaman böyle bir tesisimiz yoktu, böyle bir yeteneğe de sahip değildik. Bugünden sonra kendi yaptığımız uyduları test için yurtdışına göndermek zorunda kalmayacağız dedi.
Savunma Sanayi Müsteşarlığı ve Türksat tarafından yatırım maliyeti karşılanan, işletmesi TUSAŞ tarafından yapılacak Uzay Sistemleri Entegrasyon ve Test Merkezinin, milli uzay sanayi için önemli bir dönüm noktası olduğuna dikkati çeken Yılmaz, açılışı yapılacak tesiste, fırlatma öncesi Göktürk-1 uydusu testlerinin gerçekleştirileceğini ifade etti.
Hava Kuvvetleri Komutanlığının envanterine girecek Göktürk-1in, Türkiyenin ilk metre altı çözünürlüğe sahip keşif ve gözetleme uydusu olacağını söyleyen Bakan Yılmaz, Ülkemiz bugün, dünden daha çok yeteneğe sahip ve dünden daha güçlüdür ifadesini kullandı.
Yılmaz, bu eserin Türkiyeye kazandırılmasında, başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere, emeği geçenlere teşekkür ederek, tesisin Türkiyeye hayırlı olmasını diledi.
Konuşmaların ardından merkezin açılışı gerçekleştirildi. Özel önlük giyip, bone ve galoş takan Erdoğan, Bakanlar Yılmaz ve Bilgin ile beraberlerindeki heyet merkezi gezdi. Merkezde incelemelerde bulunan Erdoğan, ilgililerden bilgi aldı.